Dini Konulu Resimler: İkonalar / Religious Themed Pictures: Icons

  Dini Konulu Resimler: İkonalar

Yaklaşık 1500 yıldan beri Ortodoks  Hristiyanlığında, ibadet edilen ve halkın gözünde büyük kutsallık taşıyan ikonalar, isim kökenini Yunanca “eikon” sözcüğünden almaktadır. Hristiyanlığın ilk başlangıç evresinde resmin her türlüsü için ikona kelimesi kullanılsa da daha sonra bir sınırlandırılma getirilmiş,  tahta levhalar üzerine taşınılabilir dini resimler için kullanılmıştır. Belirli kurallar ve kalıplaşmış düzenlemeler   üzerinde İsa’yı,  Meryem’i,  Yahya ‘ı  ve Hristiyanlığın kutsal kişileri olan azizleri temsil etmişlerdir. Tevrat ve İncil’den  konuları  içeren ikonalar, o dönemdeki  okuma yazmayı bilmeyen halkı dini konularda bilgilendirmek için yapılmıştır. İncil’ de yazıyla gösterilen sözler, ikonalarda   resmedildiği için İncil’e gösterilen saygı ikonaya da gösterilir. Bu bağlamda ikonalar incili temsil eder.

Bizans döneminde kısa zamanda yaygınlaşan ikonlara ibadet gittikçe aşırı bir şekil almış gerek halk gerek kilise mensupları arasında ikonalar hakkında farklı görüşlere sahip taraflar meydana çıkmış ve nihayet II. Leon, 723 yılında ikonalara ibadeti yasaklamıştır. Bir müddet bu kargaşa devam etmiş ve 843 yılında, ikonalara ibadet yanlılarının galibiyetiyle, ikonalar aracılığıyla ibadet, kesin olarak Ortodoks kilisesine yerleşmiştir.Ortodoks Hristiyanlığının hayatında büyük önem taşıyan -Protestanlıkta  ibadet nesnesi olarak ikonalara yer verilmez -ibadetin vazgeçilmez unsuru ikonaları, kiliselerden başka yerlerde de görmek mümkündür. Ortodoksların evlerinde de yer almaktadır. Ev halkı karşısında günlük ibadetini yapar. Eve gelen misafirlerde bu ikonunun önünde saygıyla eğilir.

İkonalar kiliselerde belli bir düzene göre asılır. ”İkonostasis” yada  ” templon “denilen  tahta perdenin üzerinde yer aldığı gibi, aynı zamanda naos ile autel bölümünü ayıran bu üç kapılı perde de belli kurallar seçkisinde yer alır. Birinci sırasına soldan başlamak üzere, Meryem’in, İsa’nın, Yahya’nın ikonları asılır. Bunlardan sonra kilisenin koruyucusu sayılan azizin ikonası yer alır.Templonun ikinci sırasında ortaya Meryem, İsa ve Yahya ‘yı  bir arada gösteren ”Deesis” isimli ikona, bunun iki yanına da altısı solda altısı sağda olmak üzere, Ortodoks kilisesinin on iki büyük dini bayramını temsil eden “Dodekaorton” ismi altında toplanan on iki ikona asılır. Bunlardan birincisi baş melek Cebrail’in Meryem’e gebe kalacağını bildiren “evangelismos” isimli ikonadır. Bundan sonrakiler İsa’nın doğuşu “genesis” mabede takdimi” İpapanti” vaftiz edilişi “Vaftisis” sahnelerini gösteren ikonalardır. Beşinci ve altıncı ikonada İsa’nın mucizeleri daha sonra İsa’nın Kudüs’e gidişi ,  çarmıha gerilip öldürülmesi ”stavrosis”  öldükten sonra dirilmesi “anastasis” ve gökyüzüne yükselmesi “Analipsis” sahnelerini gösteren ikonalar gelir.”Pentikosti” isimli on birinci ikona da İsa ‘nın ölümünden sonra toplanan havarilerin üzerine kutsal Ruh ’un inişi,”Koimisis” isimli ikonadır. On ikinci ikona da Meryem’in ölümü görülür.

İkona yapacak ressamın bir takım uyması gereken dini kurallarda vardır. Öncelikle “Meryem ve Çocuk İsa” ikonasının önünde secde ederek günahlarının bağışlanması için dua edecek, ikona bitinceye kadar perhiz yapıp  dua etmeye devam edecektir. İkona tamamlandıktan sonra Tanrı ya ithaf olunmak ve geçerli kılınmak üzere başrahibe takdim edilecektir .Bu ithaf merasimi yapılmadığı taktirde ikona dini bir vasıf ve geçerlilik kazanamaz.İkonalar üzerinde görülen resimlerin üç boyuttan yoksun ve tabiata aykırı biçimde yapılmış olmalarının sebebi Hristiyan Ortodoks inancının yorumuna dayanır. İkonalar da eşya ve insan tasvirleri üç boyutlu olarak gösterilmemiştir. Bu tasvirlerin yer aldığı mekanlar mesafe derinliğinden yoksundur. Işığın nereden geldiği belli değildir. Bu resimler görülmeyen bir alemi ve bu alemin varlıklarını yansıtmak üzere yapılmış oldukları için yaşadığımız alemden uzaktır. İnsanda ilahi düşünceler uyandırmak ve ibadet edilmek üzere komposizyonlanmıştır .

Bu halleriyle ikonalar görünmeyen dünya ile görülen dünya arasında ilahi bir aracı gibidirler. Belli bir süreçten sonra batı resmine bir eğilim, bir yansmanın göründüğü örneklerde çıkar karşımıza. Tabiatçı yaklaşımlı tasvirlerde, bu  ikonalar, adeta bir sanat eseridir. Başlangıçta belki bu denli sanatkârane olmayan ikonalar, gelenek güçlenip diğer toplumlara da yayıldıkça, hem bir sanat dalı olmuş, hem de dinsel kültürün değişmez bir unsuru haline gelmiştir.Bu değerli mirasa, sanat eseri olma kimliği ancak yakın zamanlarda atfedilmiştir.20 yy ortalarına gelinceye kadar  ikonalar sanat çevrelerinin ve müzelerin pek dikkatini çekmemiştir. Hatta Rusya da ihtilalden sonraki Sovyet hükümetinin 1918 yılında, devletin kasasına döviz temin etmek için bazı Rus ikonalarını satışa çıkardığını fakat bunun Avrupa müzeleri tarafından ilgisizlikle karşılandığını biliyoruz. Lakin 1950’ lere gelindiğinde ikonalar yalnız dini açıdan değil yahut tarihi bir belge olarak değil resim sanatı açısından da değerlendirilmeye başlamış 1950 yılında Fransa ‘da Louvre Müzesi ikona satın almaya başlamıştır.

MERYEM İKONALARI

Meryem’i Çocuk İsa ile gösteren bu ikona da(resim 1) , kainatı yaratanın bir ananın bağrından çıkmış olmasına işaret etmektedir. Meryem’in bağrı kainattan daha büyüktür çünkü kainatı yaratanı içine almıştır. Bu inanca dayalı olan  ikonalar da Meryem iki kolunu dirsekten itibaren yukarı kaldırmış, ellerini açmış dua halindedir. Bağrında kainatı temsil eden yıldızlı bir daire içindeki Çocuk İsa  yer alır. Cepheden pozda gösterilen Meryem bu dünyaya   ait değil gibidir. Arka fonda yer alan altın varak kiliseye ibadete gelen halka  adeta cenneti vaad  etmektedir. Bu yaklaşım birçok ikona düzenlemesinde karşımıza çıkar.

Resim-1 Blekarna Meryem’i XIX. yüzyıl Rus İkonası

XVII. yüzyıl  “Meryem Ve Çocuk İsa”(resim 2) adlı bu Rus ikonasın da ,Meryem boynuna sarılan İsa ‘yı  sağ koluyla kucaklamış başını hafifçe eğmiş, yanağını yanağına koyarak ona karşı duyduğu sevgi ve şefkati ifade ederken görülür. Meryem’i bu tarzda gösteren ikonalara “yol gösteren, rehber” anlamına gelen “Hodigitria” adı verilir. Meryem ve İsa’nın başlarının etrafı ,üzerine renkli taşlar kakılmış kabartma çiçek süslemeli altın yaldızlı madeni bir levha ile çerçevelenmiştir. Meryem’in elleri de gümüş levhalarla kaplanarak ikonanın  görsel olarak cennette vaad edilen  yaşamın görkemini ,inananlara sunduğunu desteklemektedir.

Resim-2 Meryem ve Çocuk İsa XVIII.yüzyıl Rus İkonası

Meryem ve Çocuk İsa ‘nın  tasvirlendiği , en çok karşımıza çıkan “Kazanskaya” denilen ikonalar da , Meryem başını, solunda yarım boy halinde gösterilen İsa’ya eğmiştir. İsa Meryem’in kucağında değil, dimdik ayakta durur gibi görünmektedir. “Kazanskaya” nın  farklı bir şekilde yorumu XVII. yüzyıla tarihlendirebileceğimiz Rus ikonasında  karşımıza çıkar. (resim3) Başına taç giydirilmiş Meryem’in, kucağında oturan İsa’yı tutan ellerinin gerek duruş şekli, gerek tecessüm tarzı son derece ilgi çekicidir. Tamamen Batı resmine mahsus gerçekçi ve tabiatçı uslubu yansıtmaktadır. İlk yıllarda olan dünyevi dışı yansıması daha gerçekçi bir tasvirle karşımızdadır .İlk başlarda figürleri olduğu gibi yansıtmak bir nevi putperestlik gibi algılanmıştır.

Resim-3 Meryenm ve Çocuk İsa XVII.yüzyıl Rus İkonası

 

İSA İKONALARI

Agion Mandylion

Yüzyılın sonlarına kadar İsa’nın sakalsız genç bir kişi olarak gösterildiği görülmektedir. vı. yüzyıldan itibaren ise orta yaşlı gür saçlı ve sakallı bir siması vardır. Bizans sanatına gelindiğinde karşımıza çıkan ikonalarda İsa’nın yüzü bir mendil üzerinde gösterilir ve ikonaya “Agion Mandylion” yani “Kutsal Mendil “denir ki bu bir efsaneye dayanır…https://saklitarih.wordpress.com/2012/01/22/mandylion-kutsal-mendil-hikayesi/ s.29

XVIII.  yüzyılda yapılmış olan “Kutsal Mendil” adını taşıyan bu ikona da(resim 4) İsa , pürüzsüz açık alnı, ileriye bakan gözleri, muntazam burnu, ufak ağzı ve kırışıksız yüzünü çevreleyerek kulaklarının arkasından bukleler halinde dökülen saçlarıyla ,kırmızı elbiseli bir meleğin iki ucundan tutup aşağıya bıraktığı çiçekli büyük bir mendilin üzerinde ,yalnız çehre olarak gösterilmiştir. Kırmızı çiçeklerle süslü açık yeşil renkli mendilin üzerinde, altın yaldızlı yuvarlak halenin içinde siyah saçlar ve kısa sakalla çerçevelenmiş bu pembe yüz soyut bir uslubu yansıtmaktadır Genel görünüşü olarak Bizans ikonografisine uygun olsa da İsa’nın sakalının kısa olması bir aykırılıktır.Bizans sonrası ikonalarında bir yenilik olarak karşımıza çıkan melek, tabiatçı bir uslupla gerçekleştirilmiştir. Meleğin, tek taraftan gelen ışıkla aydınlanan yüzü aşağıya bakan gözleri ve özellikle mendili sıkıca kavrayan elleri bu tabiatçılığı kuvvetle açığa vurur. Mendil de ki işlemlerin Osmalı Dönemi Türk sanatında XVIII. başlarında “Edirne işi” denilen süslemelere benzemesi de dikkat çekmektedir. Yukarı kısımda ikonanın ismini gösteren “Agion Mandilion” ibaresinin birinci kelimesi sol köşeye, ikinci kelimesi sağ köşeye, kırmızı boya ile ve küçük harflerle yazılmıştır.İsa ‘nın başını çevreleyen hale ve içindeki haç daima İsa’yı betimleyen resimlerde dini bir kuraldır. Bu yalnızca İsa için geçerlidir. Meryem, Yahya ve diğer kutsal kişilerin başlarını çevreleyen haleleri haçla beraber göstermek dinen caiz değildir.

blank

Resim-4 Kutsal Mendil Bizans Sonrası,XVIII.yüzyıl

İsa’nın yaşlı bir insanın yüz hatlarına sahip ve anlı kırışık olarak gösterildiği  tasvirlerine “Pantokrator isa “ yani “Kaninatın Hakimi İsa” adı verilir. Bu yaklaşım resim sanatında , mozaiklerde yansımasını bulmuştur. Tasvir şekliyle  “kutsal mendil” e benzer ifadeleri barındırır. Bu ikonalarda bazen yarım boy halinde oturmuş ve dizlerine kadar görünür vaziyette, bazen de oturmuş ve bütünüyle görünür vaziyette daima cepheden tasvir edilmiştir. Sağ eliyle “teslis” işareti yaparken sol eliyle bir kitabı, İncil’i tutmaktadır. (resim 5)Sol eliyle tuttuğu bu kitap ,  yarım boy halinde resmedildiğinde sayfaları kapalı olarak; oturmuş vaziyetteyken ,sayfaları açık olarak ve sol dizinin üzerinde gösterilr.

blank

Resim-5 Kainatın Hakimi İsa,XVIII.yüzyıl Rus İkonası

İsa’nın çocuk olarak resmedildiği ikonalar ”Emmanuel İsa”” (resim 6)adı verilir. Bizans ikonalarında Çocuk İsa daima Meryem’le beraber göğsünde yada kucağındadır .Yalnız başına İsa’yı çocuk gösteren “Emmanuel İsa” ikonalarına daha ziyade Rus ikonalarında rastlanır .Bu ikonalarda Çocuk İsa mübalağlı bir şekilde açık bir alna, yetişkin bir çocuğun yüz hatlarına ve bir çocuğunkinden çok olgun bir ifadeye sahip tasvir edilir.

blank

Resim-6 Çocuk İsa (Emmanuel) XVII.yüzyıl Rus İkonası

 

Çarmıhta İsa

İncillerin dördünde de anlatılan İsa’nın çarmıha gerilişi hakkında verilen bilgiler birbirinden farklıdır. Yuhanna İncilin de infazı yerine getiren Romalı askerlerin yanı sıra çarmıha geriliş esnasında Meryem ve Yahya ‘nın da hazır bulunmuş oldukları yazar. Olayı temsil eden ikonalarda iki şekilde düzenlenir. Birincisinde haça gerilen iki hırsız, infazı gerçekleştiren Romalı askerler, olayın diğer şahitleri ile Meryem ve Yahya yer alırken ikinci düzenlemede yalnız Meryem ve Yahya yer almaktadır. Bu iki düzenlemeyi gerek Bizans gerek Bizans sonrası ikonalarında görmekteyiz.Üç kişilik düzenlemenin görüldüğü bu ikona da(resim 7)İsa kompozisyonun ortasında alçak bir tepenin üzerinde, haçın üzerinde yarı çıplak bir haldedir. Ellerinden ve ayaklarından çivilenmiş, kanlar fışkırmaktadır . Başı ve vücudu sağ yanına doğru sarkmıştır. Vücudundan fışkıran kanların sebebi de Romalı bir askerin İsa’nın böğrüne sapladığı demir mızraktır . İsa’nın başındaki dikenli ağaçtan örülmüş taç Romalı askerlerin onunla alay ederek başına geçirdikleri taçtır.

Kompozisyon da sol da Meryem ayakta durmaktadır. Sağ da ise Yahya yer alır. Her ikisi de başlarını biraz kaldırmış , keder ve acıyla İsa ‘ya bakmaktadır. Üzerlerinde durdukları küçük tepe Kudüs’ün dışında İsa’nın çarmıha gerildiği Golgotha tepesidir. Görülen kafatası da Adem’in kafatasıdır .İnanışlara göre Golgotha tepesi Adem’in gömüldüğü yerdir ve İsa’nın ölümüne kadar burada muhafaza edilecektir. Nihayet İsa’nın ölümüyle eski Adem’in yani insanoğlunun kurtuluş saati gelmiş olacaktır. Ressam böylece İsa’nın canını feda ederek tüm insanlığı kurtarmış olacağını hatırlatmıştır.Arka plan da Çarmıh olayının cereyan ettiği Kudüs şehri sur duvarları  ve bunların üstündeki dikdörtgen binalar resmedilmiştir. Çarmıhın arkasında ,yunanca olarak, kırmızı boya ile  “Çarmıha Geriliş” yazmaktadır. Arka fona altın yaldız hakim olmuştur. Böylelikle bu ihtişamla vaad edilen cennetin heybeti ortaya konmaya çalışılır.

blank

Resim-7 Çarmıhta İsa,Bizans Sonrası,XVII.yüzyıl

İsa’nın vaftizi

Bizans resim sanatının en güzel örneklerinden biri olan XIX. Yüzyıl İsa’nın vaftiz olayını temsil eden bu ikonada(resim 8) resmin üç alana bölündüğünü görüyoruz. Kayalarla kaplı araziyi  Şeria ırmağı  dikine vaziyette bölümlenmiş ,ortada ırmağın mavi suları içinde çıplak halde duran İsa, üzerinde küçük ağaçların yer aldığı sol kıyıda Yahya tarafından vaftiz edilme sahnesi ve sağ kıyıda onu saygıyla bekleyen üç melek… İsa’ya eğilmişler ellerinde onun elbiselerini giydirmek için beklemektedirler.Yukarıda daire içinde, yarım boy halinde gösterilen ihtiyar insan sureti, Kutsal Üçleme’nın  https://tr.wikipedia.org/wiki/Teslis birinci unsuru Baba Allah’ı temsil eder. Onun altında yer alan çatallı beyaz daire içinde yer alan güvercinde İsa ‘nın üzerine inen Kutsal Ruh’u temsil eder.

blank

Resim-8, Yahya’nın Ürdün Nehri’nde İsa’yı Vaftiz Etmesi XIX.yüzyıl Rus İkonası

VAFTİZCİ YAHYA

Doğu Hristiyanlığında Yahya “Prodromos” :haberci ,  önceden haber veren, müjdeci olarak bilinir. Diğer taraftan da Şeria ırmağı sularında İsa’yı vaftiz ettiği için vaftizci  Yahya olarak bilinir. Yahya ‘nın tasvirlerinde İncil kaynak olarak alınmış üzerinde deve tüyünden çul, belinde kuşağı ,çölllerde yalnız başına yaşamış bir insanın görünümüyle resmedilmiştir. Saçları büklüm büklüm uzamış karmakarışık omuzlarına varan, büklüm büklüm sakalarıyla zayıf uzun yüzlü bir münzevi olarak tasvir edilmiştir. (resim 9) Göğsü üzerine uzanan sol elinde gümüş bir tas ve aşağıya doğru açılmış yazılı bir kağıt tomarı vardır .Bu kâğıtta “Tövbe edin.çünki göklerin hakimiyeti yakındır”  yazmaktadır. Tasın içerisinde görülen çıplak bebek İsa’yı temsil eder. Yahya sağ eliyle bu bebeği gösterirken İsa’yı vaftiz ettiğini anlatmak istemektedir.

blank

Resim-9 Vavftizci Yahya,XVIII.yüzyıl Rus İkonası

İsa’nın dirilişi

“Anastasis” diye adlandırılan İsa’nın diriliş sahnesi İsa’nın Araf’a inişi olarak tasvir edilir.Buna göre İsa dirilip önceden yaşamış salih kişilerin ve vaftiz edilmeden ölmüş çocukların ruhlarını bulundukları  Araf’a inip, ölüler ülkesinin kapılarını açarak Adem ‘le Havva’yı, yani günahkar insanları kurtaracaktır.Kiliselerde “Anastasis” sahnesi triptikonun yuvarlak kanatlı orta kanatında görülür. Betimlemenin tam ortasında (resim 10) İsa , badem biçiminde altın yaldızlı bir zeminde yer alır ve  sağ elinde dirilişi simgeleyen ince uzun saplı bir haç vardır. İsa son derece heybetli ve vakur bir pozda ayakta durmaktadır. Sağ tarafında ise Vaftizci Yahya  solunda, elinden tuttuğu Adem ile birlikte görülmektedir. Arka planda ise iki tarafta kalabalık insan toplulukları vardır. Aşağı kısımda İsa’nın ayaklarının dibinde kısmen görünen başı örtülü, üzgün yüzlü kadın Havva’dır . Kompozisyon soldaki kayalıklar ve sağdaki kemerli binayla tamamlanmıştır.

Yahya İsa’ya doğru başını kaldırmış ,sağ elini uzatmış günahkar insanlık adına ondan af dilemektedir. Sahnenin ortasında en önemli kişi olduğu için en büyük gösterilen  İsa hareketsiz bir şekilde gösterilmiş ve sol eliyle de köşede duran Adem’i bileğinden kavrayarak mezarından dışarı çıkarmıştır. Arka tarafta, Araf’ta bekleyen İsa’nın gelişini sevinçle karşılayan toplulukta, sol tarafta görülen taçlı kişi İsrailoğullarını yönetmiş krallardır .Yaşlı olan Davut, genç olanı Süleyman’dır.

blank

Resim-10, İsa’nın Dirilişi,Bizans Sonrası,XVII-XVIII.yüzyıl

 

Görseller, ,Ayasofya Müzesi koleksiyonunda muhafaza edilen ikonalardan  bir  çeşitlemeyle aktarılmıştır. Şinazi Başeğmez’in İkonalar adlı kitabında da farklı örnekler yer almaktadır.

 

Kaynakça:

Evliya Çelebi Seyahatnamesi, Üçdal Neşriyat,İstanbul,1978

Nilay Yılmaz, İkonalar, Kültür Bakanlığı Yayınları/1544, Ankara, 1993, Cilt 2

Mehmet Alparslan KÜÇÜK, İKONOGRAFİDEN İNANCA “İSA MESİH’İN DİRİLİŞİ/PASKALYA” SÜRECİ Gazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi Özel Sayı Aralık 2016

Şinasi Başeğmez, İkonalar, Yapı Kredi Yayınları,İstanbul,1989

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

dipnotsanat sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya devam et